Geleceğimizi İstiyoruz!

“Geleceğimiz ne olacak?”

“Mezun olunca ne yapacağız?”

Memleketin herhangi bir köşesinde, sokakta karşımıza çıkan ilk gence bu soruları sorsak alacağımız yanıtların olumsuz, belirsiz olacağını biliyoruz. Sahiden biz de soruyoruz: Bizim geleceğimiz ne olacak?

Türkiye’de 7 milyon 500 binden fazla üniversitelinin yanı sıra 18 milyon 250 binden fazla okul öncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim öğrencisi var. Toplam 26 milyona yakın eğitim alan insandan bahsediyoruz. Bu ülkede 26 milyon öğrencinin geleceği kendilerinden ve patronlardan başka kimseyi düşünmeyen gerici bir iktidara emanet ediliyor. Yıllar boyunca zorlu süreçlerden geçilip, eğitim masrafları için on binlerce lira harcandıktan sonra ortaya çıkan sonuç ise hiç şaşırtıcı değil: İşsizlik!

  • TÜİK tarafından açıklanan resmi verilere göre 15-34 yaş arası genç işsiz sayısı 2 milyon 429 bin kişi, dar tanımlı genç işsizlik oranı ise %25,4.
  • 2020 yılının Mart, Nisan ve Mayıs aylarını da kapsayan verilere göre Türkiye’de üniversite mezunu olup da herhangi bir işte çalışmayanların sayısı 1 milyon 350 bine ulaşarak rekor kırdı.
  • 2017 yılından 2021 yılına kadar geçen sürede genç istihdam sayısı 1 milyon 155 bin kişilik bir kayıp sonucu 10 milyon 598 bine geriledi.
  • Çalışmak istemeyen ya da iş bulmaktan ümidini kesmiş üniversite mezunları ise son bir yılda 565 bin arttı. 

Veriler çoğaltılabilir, işsizliğin boyutları tekrar tekrar gözler önüne serilebilir. Önemli olan bu konuda ne yapılacağı, geleceğimizin nasıl geri alınacağı, yarınımızın nasıl kurulacağı. Bizi yoksulluğa, geleceksizliğe, umutsuzluğa mahkûm edenlere karşı geleceğimizi istiyoruz. Pandemi boyunca paralarına para katan holdinglerin, bankaların, patronların geleceğimizi çalmalarına izin vermeyeceğiz. Hayatlarımızın bir avuç patronun kârları uğruna karartılmasına izin vermeyeceğiz.

Geleceğimizi kazanmak, yarınımızı kurmak için yapılması gerekenler:

  1. Eğitimin her düzeyde, herkes için eşit ve tamamen parasız olmalı.
  2. İş bulma kaygısı ortadan kaldırılmalı. Üniversite eğitiminin kişinin topluma ve bilime katkı sağlamasının bir aracı olacak değer görebilmesi için tüm yurttaşlara iş güvencesi sağlanmalı.
  3. Eğitim süreci sermayenin isteklerine yönelik değil toplumun ihtiyaçlarına yönelik olarak, bilimsel doğrular ışığında ve Türkiye’nin kalkınmasına katkıda bulunacak bir biçimde planlanmalı.
  4. Üniversitelerin mevcut yapısı baştan aşağı değiştirilmeli, üniversiteler emekten yana ve aydınlanmacı bir anlayış temelinde yeniden kurulmalı.
  5. Üniversiteyi ilgilendiren kararlar bütün üniversite bileşenlerinin temsil edileceği seçimler ile alınmalı.

Yapılması gerekenleri iktidardan talep etmiyoruz. İktidarın sermayeyi korumak ve onun ihtiyaçlarını karşılamaktan başka bir yol izlemeyeceğinin farkındayız. Saydıklarımızın ancak ve ancak örgütlü mücadele ile, gençliğin ısrarı ile gerçekleşebileceğine inanıyoruz.

Sen de hakkın olanı geleceğimizi çalanlardan geri almaya kararlıysan ve kendi geleceğinin toplumun geleceği ile ayrılmaz bir bütün olduğunu biliyorsan gel, birlikte mücadele edelim.